Son Yılların En Kanlı Savaşı: Kongo İç Savaşı

2. Dünya Savaşı’ndan bu yana 74 yıl geçti. Bu 74 yıllık dönemde pek çok kanlı savaş oldu ancak hiçbiri Kongo iç savaşı kadar ölümlü değildi. Genelde 4 milyon küsür insanın öldüğü Vietnam savaşı(1955-1975) bu 74 yıllık dönemin en kanlısı olarak bilinir ancak bu doğru değildir.

Kongo iç savaşında 5 milyondan fazla insan hayatını kaybetmiştir. Suriye de 8 yılda 600 binden az insan ölürken, bu savaşta bir yılda 1 milyona yakın insan ölüyordu ve biz Suriye savaşı için çok kanlı diyoruz. Ne acayip değil mi?

Ne yazık ki bu kanlı savaş pek bilinmiyor. Bu yüzden az da olsa bu 5 milyon insanın anısına bu bilinçsizliği azaltmayı ümit ediyorum. Şahsen bu kadar insanın öldüğü bir savaşın bilinmemesi onlar için çok üzücü olur.

Neden Afrika’daki iç savaşlardan dünya pek haberdar olmaz bilemiyorum. Belki de bu kıta da iletişim teknolojisinin zayıf olmasından kaynaklı olabilir. Orta doğu’daki savaşları herkes konuşuyor ama Afrika’dakileri pek konuşan ve bilen yok ne yazık ki!

Bu savaşın iki aşaması var,

İlk aşama: Kongo Devrimi/Birinci Kongo İç Savaşı (1996-1997)

Kendisini bir Maoist olarak tanımlayan Laurent Desire Kabila ve pek çok farklı sebepten ötürü Mobutu muhalifi olan destekçilerinin, eli kanlı diktatör Mobutu’yu devirmeleri ile sonuçlanmıştır.

Peki “Mobutu kim” mi?

Mobutu Seko, 1965 yılında askeri darbe ile göreve gelmiş ve ülkeyi 32 yıl yönetmişti. Darbeyi ise Patrice Lumumba’ya karşı yapmıştı. Lumumba’nın bir sosyalist olması sebebiyle ABD ondan korkuyordu. Çünkü Lumumba’nın Afrika’nın Küba’sını yaratmasından endişeliydiler. Bu yüzden Mobutu önderliğindeki darbe ile öldürülmüştü. Bu sayede sosyalizmin Sahra Altı Afrika’ya taşınmasını geciktirdiler.

Mobutu Kongo devrimi sırasında ülkeden kaçtı ve Kongo devrimi başarıyla sonuçlanmış oldu. Aynı yıl kaçtığı ülke olan Fas’ta hastalığından dolayı öldü.

Kabila’nın devrimden sonra ilk işi ülkenin eski ismi Zaire’yi Kongo yapmak oldu ancak sınır komşuları Kongo Cumhuriyeti ile karıştırılmamak için kendilerine Demokratik Kongo Cumhuriyeti(DKC) dediler.

2. Kongo İç Savaşı (1998-2003)

Kongo devrimini gerçekleştiren Kabila liderliğindeki muhalif koalisyonun dağilması ve birbirine girmesiyle ikinci savaş başlar.

Kabila’yı daha önce desteklemiş olan Ruanda, Burundi ve Uganda artık onun karşısındadır. Hepsinin nihai amacı devrim sırasında bozulan düzen ve ortaya çıkan etnik gerilimden faydalanıp Kongo’dan toprak koparmaktı ama başarılı olamadılar. Başarısızlıklarının sebebi ise Kongo’nun da müttefiklerinin olması idi.

Angola, Zimbabve, Namibya, Mali, Libya, Çad gibi Afrika’nın solcu hükumetleri de Kongo’nun yanında savaşa müdahil oldular. Bu bloklaşma yüzünden Afrikalılar bu savaşa “Afrika’nın Dünya Savaşı” veya “Büyük Afrika Savaşı” derler. Ancak savaş sadece Kongo toprakların da geçtiği için literatürde iç savaştır. Bu savaşın en acı tablosu ise 5 milyon can kaybının yanı sıra, yoğun tecavüz vakaları ve 10-12 yaşlarında ki çocukların bile zorla savaştırılmasıdır. Elinde oyuncak olması gereken çocuklar silahla katliam yaparak yetişmiştir. Savaş 2001 yılında Kabila’nın suikaste kurban gitmesi sonucu yerine oğlunun geçmesi ile yumuşasa da asıl etken Ruandalı askerlerin yorgunluktan dolayı isyan etmesi olmuştur. Askerlerinin isyan ettiğini gören Ruanda barış masasına oturmak zorunda kalmıştır.

Günümüzde iç savaş pozisyonu olmasa da DKC’de 30’u aşkın ayrılıkçı örgüt bulunmaktadır. pek çoğu iç savaş döneminden kalma etnik azınlıkların örgütleridir. Biz 2-3 örgütten şikayetçiyiz ama Kongo’ya bakınca bizim pekte düşmanımız yokmuş aslında.

Şu aralar Ebola salgınının olduğu, Afrika’nın en geniş ikinci, en kalabalıkta dördüncü ülkesi olan eski Belçika sömürgesi DKC, dünyanın da en fakir ülkelerinden biridir. Fakirliklerinin sebebi ise sadece ayrılıkçı örgütler değil aynı zamanda yüksek doğurganlık oranı, yüksek suç oranları, bulaşıcı hastalıklar(AIDS, Sıtma, Kolera vs.) ve yönetici takımında ki yaygın yolsuzluklardır. Ülkenin durumu zor ama umarız düzelirler.

YORUM EKLE