Ertuğrul, Refah faciaları ve Mersin -1-

2 Eylül 2010 günü, yani 120 yıl önce Japonya’da batan Ertuğrul Gemisi anısına Mersin' de bir dizi etkinlik düzenlenince, sıkça konuşulan iki deniz kazasının “kentle ne ilgisi var?” sorusuna cevap bulmaya çalıştım.

Ertuğrul faciası hakkında yeterince bilgi sahibiydim ve o bilgiler ışığında şundan emindim: 2 Eylül’ün Ertuğrul ile bir ilgisi olmadığı gibi Mersin’ in Ertuğrul’ la uzaktan yakından ilgisi yok.

Sorunun cevabını ararken Ertuğrul' dan çok, ama Ertuğrul' dan hayli zaman sonra Mersin' den yola çıkan ve yakın sularda batıp, şehitlerin bu sahillere vurduğu başka bir geminin trajik öyküsüyle ve o öykünün Mersinle o kadar iç içe olmasına rağmen, nedense çok az konuşulduğunu, hatta uzunca zaman hatırlanmak istenmediği algısını doğuran gerçeğiyle karşılaştım.

Aşağıda Refah faciasıyla ilgili anlatacaklarımın önemli bir kısmı kazadan hemen sonra yerel gazetelerde yer alan haberlere dayanmaktadır ve o nedenle umarım ileride konuyu farklı boyutlarıyla ele alacak namuslu araştırmacılara bir nebze yardımcı olur.

Önce 2 Eylüllerde Mersinin her yanının donatıldığı Ertuğrul etkinliklerinin anlamını irdelemeye çalışalım biraz, sonra Refah' ın başına gelenleri anlatırız nasılsa...

Ertuğrul ve Refah iki farklı zaman diliminde yaşanan iki ayrı felaket…

Aslında ikisi de kaza falan değil, aymazlıkla, ihmallerin birleştiği iki facia…

1890 yılında Japonya’ ya gönderilen Ertuğrul gemisinin dönüş yolunda uğradığı kaza sonucu batması… Gemideki 655 denizcinin 605’ inin yaşamını yitirmesi…

Tarihe Ertuğrul faciası olarak geçen trajik öyküyü merak edenler bu konuda yazılmış içerikli kitaplardan yeterince yararlanabilirler.

Özellikle Japonları çok etkileyen olayın hemen ardından 1891’ de Kuşimato kasabasında bir anıtla ölümsüzleştirilir facia... (Mersin Pozcu semtindeki Kuşimato sokağına verilen ismin kaynağını da böylelikle not etmekte yarar var. Pozcu' daki sokağa Kuşimato adını veren Yenişehir adıyla kurulan belediyenin ilk başkanı Adnan Özçelik' tir. Bir Japonya gezisi sonrası teati edilen Kardeş Şehir anısına bu isim koyulur)

2010 Türkiye’ de Japon yılı ilan edilince bir dizi kültürel etkinlik çerçevesinde facianın 120. Yılı anısına Japonya’dan gelen savaş gemilerinin de katıldığı törenler düzenlendi Mersin’ de…

Kent bulvarlarını son günlerde süsleyen bayraklardaki 120 rakamı geçen zamanı anlatmaktadır ama asıl yanıtlanması gereken soru başka…

Ertuğrul ile Mersin arasında herhangi bir bağ var mıydı ve neden başka herhangi bir tarih değil de 2 Eylül günü düzenlendi törenler…

Hani geminin batış tarihi deseler, anlaşılabilir bir şey veya denizcilerin İstanbul’ dan hareket ettikleri tarihe denk geliyorsa o günün hatırına diyeceğiz ama iki tarihin de 2 Eylül ile ilgisi yok.

Çünkü Ertuğrul, Temmuz 1889’ da İstanbul’dan hareket eder, batış tarihi ise 16 Eylül 1890’ dır. Anlayacağınız 2 Eylül yerine 16 Eylül’ de anma törenleri düzenlenseydi daha anlamlı olacaktı bana göre...

Peki, Ertuğrul ile Mersin arasında bir bağ var mı?

Hiç bir bağ, en küçük bir ilinti bile yok…

Gemi İstanbul’ dan hareket ettikten sonra Türk karasularında sadece Marmaris’ e uğramış sonra da Süveyş üzerinden sıcak denizlere yol almış. Bırakın bağlantıyı Mersin' e su almak için bile uğramamış...

Kısaca denize komşu İzmir' in, Antalya' nın ne kadar ilgisi varsa Mersin ile Ertuğrul arasında o kadarlık bağ var.

Kamuoyunun bir başka yanlış algılaması da, Atatürk Parkı içindeki anıtın Ertuğrul anısına dikildiği bilgisi…

Oysa gerçek daha farklı...

1972’ de açılışı yapılan anıt Ertuğrul için değil, 1941’ de meydana gelen en az onun kadar trajik ve ondan çok daha fazla ihmalin yaşandığı Refah faciasıyla doğrudan ilgili ve o kazada ölen şehitleri unutmamak adına önemli...

Refah faciasının Mersin’ le bir bağı var mı? Derseniz, var, hem de nasıl...

İyisi mi Ertuğrul konusunu burada kapatıp, Refah faciasını en başından başlayarak, anlatmak...

Yazının ikinci bölümünde başta dönemin yerel gazeteleri olmak üzere epeyi kaynaktan ve elbette facia sonrası soruşturma komisyonu kurulan TBMM arşivinden derlediğim bilgileri paylaşmaya başlayacağım.
YORUM EKLE