Dönüşüm Dedikleri.?

Mersin büyükşehir belediyesi hummalı bir çalışma içerisine girdi. 
Bu durum bana 15 yıl önce Macit Özcan’ın belediye başkanı seçildikten hemen sonra ki manzarayı hatırlattı. Her yerde kaldırım yapma çalışması başladı, birçok yerde mevcut kaldırım taşları sökülüp tekrar yapılmaya başlanınca, sormadan edemiyor insan; kaldırımı olmayan yere kaldırım yaparsın tamam da, mevcut kaldırımı söküp tekrar yapmak niye? masraf olmuyor mu bu?  
Para çok olunca illaki kaldırım mı yapmak lazımAsfalt mı yapmak lazım. 
Asfaltı söküp tekrar asfalt mı dökmek lazım anlamış değilim.  Bu işi yapan firmalar da belli değil, ilan edilmiş değil. İşi Kimler yapıyor ne zaman ihalesi yapıldı ayrı bir konu. Bu işlerin yapımı Doğrudan temin ile mi ? yoksa Kamu ihale kurumu aracılığı ile mi ? yapılıyor bu da tartışılır.
 
Tamam kaldırım ve asfalt yapılıyor yapılmasına ama, 6 ay geçmeden Başta Meski, Elektrik, Telekomünikasyon, Doğalgaz firmaları geliyor tekrar kazıyor. Çok değil 6 ay sonra bakın yapılan yerler tekrar kazılacak onca para yerlere saçılacak göreceksiniz. Sorunca da; ne yapalım kurumlar ödeneğimiz yok diye zamanında gelip kazmıyor biz asfalt döktükten sonra onların ödenekleri geliyor kazıyorlar diye mazeret duyuyoruz diyorlar. Peki AYKOME bu altyapı işlerini planlamıyor mu? ne işe yarıyor. Bu altyapıları koordine etmekten başka, Koordineli olmuyorsa oradaki onca personel niye maaş alır. Orada ne işe yararlar başka birimlere aktarılsın hiç olmazsa eleman sıkıntısı olmasın başka birimlerde  
Para çok ya kimsede hesap sormuyor, bu kadar boşa harcanan paranın hesabını, nerde harcadın, gerçi yetki verdik ya istediğini yapar, mecliste var, karar ve yetki veren ne güzel. Para milletin ya harca harca bitmez misali. Müteahhitler kazansın da, iş iyi olmuş kötü olmuş doğru olmuş yanlış olmuş önemli değil.
 
Dönüşüm Başlıyor (!) 
Dönüşüm başlıyormuş (!) ne dönüşümü başlıyor ki? ne farklı olacak. Mersin’in en büyük problemi Tulumba köprüsü müydü ki dönüşüm oradan başladı ? 
Evet köprünün yapım şekli hatalıydı. O civarın görüntüsünü kirletiyor çevre esnafı olumsuz etkiliyordu. Ama esas itiraz köprünün yapımında bazı teknik hataların olmasıydı ve sürekli kaza olduğundan canlar yanıyordu, belalı köprü idi, ama trafiği aksatmıyordu. Köprü Mersin’in önemli bir sorunu değildi. Yıkılmayıp iyileştirilebilir gerekli önlemler alınabilirdi. 11 milyon TL gibi bir para başka işlerde kullanılabilirdi. Ama Para çok, işi yapacak müteaahhit te var. Yapılacak kim ne diyebilir ki.
Peki yeni yapılacak battı çıktı Mersin’in Trafik sorunlarını çözecek mi, Köprü üstteydi battı çıktı altta olacak. Birde Kuzey-güney istikametinde alttan direk gidecek  trafiğin az aktığı yönde ve şiddetli yağmurlarda gelen sel ile bakalım kaç tane araç suda mahsur kalacak.? 
Hilton istikametinden gelen araçlar, Pozcu istikametine nasıl dönüş yapacaklar illaki ortaya bir ışıklı sistem konacak, o zaman doğudan batıya bir trafik duraklaması olacak Trafik yine sıkışacak? bekleyip te göreceğiz, o zaman kim ne diyecek. Macit Özcan Deniz Parkı göz göre göre, kanunları hiçe sayarak, 35 milyon harcayıp paraları çarçur etti, kimseyi dinlemedi, rant uğruna. Şimdi ne oldu park yıkıldı 35 milyon para nerde yokk..
Yine böyle bir durum olmasın diye Gel de fikrini söyle dinlesinler. Nerde! dinlemezler ki; dikkate bile almazlar, çok konuşuyorsun derler, sana ne derler, çünkü her şeyi onlar daha iyi biliyor. Akıl hocaları var, konuşunca mangal da kül bırakmayan. Ne yaparsa ne söylerse doğru akıl hocaları oldukça, kimseyi dinlemezler. Milletin parası da heba olur gider. Sorunlar çözülmez. Vatandaşta rezil olur, köprüyü yapanın yanına kâr kalır.
YORUM EKLE