Cumhur İttifakının Gizli Üyesi DSP

Hatırlar mısınız 24 Haziran genel seçimleri öncesinde MHP lideri Devlet Bahçeli, Millet ittifakı için “5 benzemezler ittifakı” derdi. Beş mi yoksa dört mü orası tartışılır, o ayrı bir mevzu. O dönem gerçekten millet ittifakı toplumun sağdan soldan çok farklı kesimlerinden insanları bir araya getirmişti. Ancak AKP, MHP ve BBP’den oluşan Cumhur ittifakı içinse “tabanları birbirine yakın” denir ve mantıklı bir ittifak olarak görülürdü. Toplumun farklı kesimleri bir arada olduğu için Millet ittifakı ise mantıklı değildi ve mantıklı olmadığından muhtemelen Erdoğan karşıtı bir FETÖ projesiydi. Şimdilerde her iki ittifakta da resmi olarak parti sayısı azaldı elbette ama tabanlarda durum farklı olabilir.

Bazı AKP ve MHP’li belediye başkanları aday gösterilmeyince BBP’den aday olduğu gibi bazı CHP’li aday gösterilmeyen başkanlarda DSP’ye başvurmuş durumda. Hatırlarsanız DSP Genel Başkan Yardımcısı Uğur Gürel, yerel seçimlerde gösterdikleri adaylar sonrası hükümete yakın medyanın DSP’den ayrılmadığını söylemişti. Eee nede olsa CHP’nin kalesi olan pek çok il ve ilçede DSP adayları CHP’nin oyunu bölme potansiyeli taşıyor. Bu yüzden iktidar medyası DSP genel merkezinden çıkmaz oldu tabi ki.

Görünüşe göre artık millet ittifakında olduğu gibi cumhur ittifakı da hem sağdan hem de soldan partiler barındırıyor. Yani cumhur ittifakının da “tabanlarımız birbirine uyumlu” sözleri artık geçersiz kalıyor gibi(zaten pek şahane bir ayrıcalık olduğu söylenemez). Peki bu yeni uyumluluğun tabanda ne karşılığı olacak hep birlikte göreceğiz.

Adayları sonuç alır mı bilinmez ama bazı anketler amaçlarına ulaştıklarını gösteriyor. Amaç derken yanlış anlamayın. Belediyeyi kazanmaktan bahsetmiyorum, bahsettiğim CHP’nin oylarını bölüp CHP’ye kaybettirip, hükümetten alınan desteği(bu destek peşin para mıdır, belediyelerde iş midir yoksa siyasi güç müdür onu bilemiyoruz) boşa çıkarmamak.

Anket derken bir örnek vermek gerekirse Gaziantep iyi olur sanki. Hükümete yakın anket şirketi ORC’nin anketinde bile AKP oyu %42,7. DSP adayı(%22,1) ve İP adayı(%18,4) toplamı(%40,5) ise AKP’nin sadece %2,2 altında. İşin daha ilginç tarafı kararsızlar %15,5(ki kararsızların anketlerde genelde muhalif partilerden çıktığı bilinir). Yani DSP Gaziantep’te muhalif oyları ortadan ikiye bölerek Gaziantep’te bırakın iktidar kalesinin yıkılmasını, çekişme bile olmamasını sağlayarak AKP’nin kafasını baya rahatlatmış oldu. Gaziantep gibi muhafazakar bir şehirde solun kazanma şansı şuan için imkansızken(eskidendi o günler) hangi akla hizmet yarışa girilir ki zaten? O aklın kim olduğu hepimizin malumu.

CHP’nin güçlü olduğu il ve ilçelerde DSP adayları CHP’nin oylarını ne kadar böler bilmiyorum ama Şişli haricinde pek etkisi yok gibi. Sadece Şişli’de aday etkisinden olsa gerek bazı anketlerde DSP adayı Mustafa Sarıgül önde görünüyor. Bunun dışında CHP seçmeni bu oyuna gelmiyor gözüküyor. Elbette anketler şaşmaz değil belki Şişli'de bile CHP etkilenmeyebilir ama Şişli dışındaki en az 2-3 CHP'li ilçenin 2014'te az farkla alınmış olmasından ötürü bu sefer DSP'nin koparabileceği %1 oyun bile AKP'nin o ilçede kazanmasına sebep olabileceği bir gerçek.

Fakat bana göre en riskli yer Ankara. Nede olsa ilçelerin psikolojik etkisi oldukça sınırlı ama Ankara’yı almak, psikolojik açıdan iktidarın moralini bozacak 2 ilden biri ama DSP’nin adayı Haydar Yılmaz “tek sol aday” vaadiyle Mansur Yavaş’ın ülkücü kökeni üzerinden solculardan oy koparmaya çalışıyor. 2014’teki Ankara Büyükşehir Belediyesi seçimlerinde sadece %1 farkla AKP kazanmışken, Referandumdaysa sadece %2,4 farkla hayır çıkmışken, Türkiye’nin en büyük ilçesi Çankaya’da bir dönem CHP’den belediye başkanlığı yapmış Haydar Yılmaz’ın, CHP’de Mansur Yavaş’ın adaylığından dolayı tepkili ve kızgın olan sol kesimden çekebileceği her oy kritik önemde.

Odatv'nin haberine göre, Mansur Yavaş’a yakın kaynaklar, Haydar Yılmaz’ın MHP’den Cumhur İttifakının Çankaya Belediye Başkan Adayı olmaya hazırlandığını ancak daha sonra bir operasyonla DSP’ye geçirildiğini ileri sürdüler.

Ankara gibi milliyetçi bir şehirde muhalefetin birliği olmaksızın nasıl bir devrin kapanabileceğini düşünüyor ki bu DSP’liler? CHP bile tek başına kazanamıyorken DSP’nin kazanamayacağı zaten ortada. Bu yüzden aday çıkartmanın amacının belediye kazanmak değil oy bölüp AKP’ye kazandırmak olduğu gayet açık.

Daha nice iller ve ilçeler var bu oy bölme operasyonunun yürütüldüğü ama bu kadar örnek yeterli olur heralde.

Bunları herkes biliyor tabi, yani benim yazmam yeni değil, bunlar artık klişe bile oldu ama asıl önemli olduğunu düşündüğüm ve kafama takılan mevzu bunu yapmalarına sebep olan şeyler ne? Kendilerine neyden ne kadar pay verildi? Peşin mi aldılar yoksa seçimden sonra mı alacaklar? Her halde bu sorularımın cevapları da seçimlerden sonra yavaş yavaş ortaya çıkacaktır.

YORUM EKLE